İşitme Cihazında Kanal Bant Sayısı
İşitme Cihazının Çalışma Prensibi
İşitme cihazları, yapı itibarıyla sesi işlemleme açısından kanal bant teknolojisini kullanan medikal tıbbi ürünlerdir. İşitme kaybımız frekanslara dayalı noktasal bazda ölçüldüğünden dolayı, işitme cihazları da bu noktasal kayıpları hedef olarak alıp, buna uygun olarak sesleri yükseltir.
Aşağıdaki görselde de gördüğünüz gibi, işitme testinde noktasal olarak frekansa özgü eşikler tespit edilir. Buna istinaden İşitme cihazı, bu eşiklere uygun olarak sesi yükseltmekle görevlidir.
İşitme Cihazında Bant Nedir?
Bant en basit tanımıyla; işitme cihazının frekans bazındaki uygulama alanının kaç parçaya bölündüğünü göstermektedir. Örneğin bantları temel renkler arasında kalan geçiş tonları olarak düşünebilirsiniz.
İşitme cihazları, modelden modele değişmekle birlikte birer uyarlama alanına sahiplerdir. Örneğin; X İşitme cihazı modelimiz 200 – 6900 Hz uyarlama alanına sahip olsun. Bu işitme cihazımız, sesi ayrıntılı şekilde işlemleyebilmek için 6700 Hz’lik uyarlama alanını parçalara bölmek zorundadır, bu parçaların her birine ” Bant ” denir. Ne kadar dar bantta işlem yapmak gerekiyorsa, bant sayısı da bir o kadar yüksek olmalıdır.
İşitme Cihazında Kanal Nedir?
Kanal ise en basit tanımıyla; bantların her birine ayrı ayrı veya mevcut bantları gruplandırarak çeşitli kompresyon ayarlarının uygulanabildiği yapılardır. Kanalları temel renkler olarak düşünebilirsiniz. Yani; kanal sayısı bant sayısına eşit olabilir, bir işitme cihazı 16 kanal 16 banta sahip olabilir, her banta karşılık bir kanal denk gelmektedir.
Aynı zamanda kanallar bant sayısından çok daha düşük de olabilmektedir. Bir işitme cihazı 4 kanal 16 banta sahip olabilir, her 4 banta karşılık 1 kanal denk gelmektedir.
İşitme cihazında Maksimum Ses Çıkışı ( MPO ), Gelen sesin şiddetinin belirlenmesi, Kompresyon oranının belirlenmesi, Yönsel Mikrofon Aktivasyonu, Feedback ( ötme ) Engelleme, Gürültü Baskılama gibi özellikler işitme cihazındaki kanallar üzerinden yürütülmektedir.
Kaç Kanal Bant Sayısına İhtiyacınız Var?
İşitme cihazında kanal sayısının yüksek olması, seslerin analizi ve işlenmesi açısından işimize yaramaktadır. Kanallar, birbirine ip ile bağlı yapılara benzemektedir . Bu yüzden, bir kanalda yapılan işlem, diğer kanalı da etkileyecektir. Özellikle kanal sayısı arttıkça konuşma sinyali içerisinde gelen tepe ve dip noktaları arasındaki çözünürlük azalmaktadır, bu da özellikle harfleri ayırt etmeyi kötü yönde etkileyebilmektedir.
Kanal Bant sayısını belirlerken dikkat etmemiz gereken en büyük unsur, işitme kayıplı bireyin ihtiyacı olan şey seste ” Netlik ” mi ” Konfor ” mu? Kanal bant sayısı buna göre belirlenmektedir. Kanal ve bant görevlerine baktığımızda, bu yapıların yüksek sayıda olmasının konforu arttırdığı fakat netliği azalttığı görülmektedir. Önemli olan ise sizin hangisine ihtiyacınız olduğudur.
Yapılan çalışmalarda, sessiz ortamda 4 kanala kadar olan artışın işitme memnuniyetini de arttırdığı, 4 kanalın üzerine çıkıldığında ise sessiz ortamda büyük bir farkın ortaya çıkmadığı görülmüştür. Bu testler gürültülü ortamda yapıldığında ise, kanal bant sayısının gürültülü ortamda konuşmayı algılama üzerinde belirgin şekilde pozitif etki yarattığı gözlenmiştir.
İşitme Cihazının Kalitesi Kanal Bant Sayısına Göre Mi Değişiyor?
Öncelikle işitme cihazının kalitesi sadece kanal bant sayısına bağlı değil, birçok teknolojik özelliğe bağlıdır. Yönsel mikrofon teknolojisi, gürültü baskılama teknolojisi, rüzgar baskılama teknolojisi, feedback engelleme teknolojisi, bluetooth ses aktarımı, tinnitus terapi gibi birçok değişkene bağlı olarak cihaz fiyatları değişkenlik göstermektedir.
Kanal Bant sayısının konforlu duyuma etkisi olsa da, bu etkinin de son bulduğu bir nokta vardır. İşte burada ” Bark Skalası ” devreye girmektedir. Bark Skalasına baktığımızda, işitme sistemimizde 24 kritik bant olduğu görülmektedir. Bu 24 bant, aşağıdaki görsellerde de gördüğünüz gibi alçak frekanslarda çok dar alanda spesifik olarak görev alırken, yüksek frekanslara çıkıldıkça genişlemektedir. İşitme cihazları da bark skalasını baz alarak bant ayrımlarında alçak frekansları daha dar alanda işlemlerken, yüksek frekansları daha geniş yapıda bantlar üzerinde işlemlemektedir.
Bark Skalası, bir insanın ortalama duyum aralığına göre ortaya konmuştur ve buna göre işitsel olarak 24 bant üzerinden işlemleme gerçekleştirebilmekteyiz. Fakat burada dikkat edilmesi gereken nokta, 0 ile 20.000 Hz aralığında dinamik alana sahip olduğumuzdur.İlk başta da bahsettiğimiz gibi, işitme cihazlarında frekans uyarlama alanları mevcuttur. Bu uyarlama alanları, mevcut işitme cihazı modelinin frekans bazında alçak/yüksek frekans limitini göstermektedir. Örnek vermek gerekirse; 200 – 6700 Hz aralığına sahip bir işitme cihazı, 200 Hz’in altında kalan alçak frekansları, 6700 Hz’in de üstünde kalan yüksek frekansları işlemleyebilme yeteneğine sahip değildir.
Sonuç
İşitme kayıplı bireylerdeki koklear bant çözünürlüğü normal işiten bireylere göre daha da düşüktür. İşitme cihazlarının ise maksimum frekans noktasının genellikle 8000 Hz olarak karşımıza çıkmaktadır. Buna istinaden ihtiyacımız olan kanal bant sayısının 16 – 20 aralığını hiçbir zaman geçmeyeceğini söylemek pek de yanlış olmayacaktır.
Kısaca; 64 kanal veya 64 bant olarak pazarlanan hiçbir işitme cihazının kanal bant bazında size ekstra bir faydası yoktur. Bu, 64 kanal/banta sahip olan cihazların kötü olduğu anlamına gelmemektedir. Sadece işitme cihazınızı seçerken yalnızca kanal/bant sayısı yüksekliğine aldanıp seçmemeniz gerektiği anlamına gelmektedir.
Comments